30 Mayıs 2009 Cumartesi

Değişenler

http://www.tayproject.org/imjpg/haber21/TarihiErdebil/r1.jpg
Evde sıkıldım, Buranın meşhur sanat sokağında oturuyorum. Elimde nargilem, önümde Türk kahvemle tesbit insanı oldum. Diyarbakır'da bir hafta itibariyle gördüğüm değişiklikleri yazayım dedim.

**Artık kavurucu yaz sıcağında şort giymek bu şehirde abes karşılanmıyor. Küpe takmak da.

**Bizim zamanımızda(eheh evet), yani bir beş on yıl önce, sevgilimizle değil sokakta el ele yürümek, oturduğumuz bir iç mekanda bile el ele tutuşamazdık. Bu olay da değişmiş burada.

**Gece dışarı çıkıp eğlenmek, bir iki kadeh birşey içmek için; üstelik yanınızda bir bayan arkadaşınızı da götürebileceğiniz bir sürü nezih mekan açılmış. Bu güzel olmuş.

**Sanat sokağı, ofis, vilayet,, bağlar ve dağkapı hiç değişmemiş. Değişemezdi de

**Yukarıdakinin aksine eskiden dümdüz çorak arazi olan Elazığ ve özellikle Urfa yolunda düzgün ve modern bir şehirleşme olmuş. Yeni yapılan evler oldukça lüks ve güzel. Kantar, gaziler, metropol civarında beni bir yere bırakırsanız yolumu bulamam. Zaten işe gittiğimn ilk günü Kantar tarafından Elazığ yoluna kısa yoldan çıkmaya çalışırken kayboldum.

**Trafik yoğunluğu ve hatta çılgınlığı hiç değişmemiş. Sürücüler hala sinyal vermeyi ayıp olarak kabul ederken, yayalar ise aynı cesaret ve rahatlıkla, şehrin ana arterlerinde bile karşıdan karşıya geçerken yavaş yavaş yürüyorlar. İnanın burada yayalardan çok korkuyorum. Seyir halindeyken çok dikkatli ve yavaş olmalısınız, zira caddeye her an bir çocuk fırlayabiliyor. Ofis'te hala park yeri bulunmuyor.

**Lokantalarda artık ayran bardakta değil, bakır bir tasta getiriliyor.

**Eskiden iki kişiye bir polis düşerken, şimdi oran beşe bir olmuş. Bir de şehir merkezinde artık panzer, tank, zırhlı araç gibi ağır savaş makineleri görülmüyor.

**DİTAV yani Diyarbakır'ı tanıtma vakfı, eski köşkleri restore edip, restoran, cafe gibi butik işletmeler haline getirmiş. Misafir ağırlamak için oldukça elverişli ve otantik yerler var.

**Yemekler hala mükemmel.

Gelin, misafirim olun. bi çayımı için. Geri kalanını keşfettikçe, yüzyüze anlatırım size...

www.diyarbakirturizm.com

1 yorum:

marléne the third dedi ki...

okula önümüzde tankla gittiğimiz günleri hatırladım tehey...
surların dibinde güzel et yapan yerler vardı ama onları kaldırmışlar sanırım?
gece dışarı çıkıp eğlenmek dediğimiz olay ise babalardan arabayı kaçırıp gece gece şehri turlamaktı çılgınlar gibi :D
büyümüşüm nan ehih.