Hayatımın en hareketli, en fazla değişim getiren yılı oldu belki de 2009. Peki, hep beraber hatırlayalım madem neler olmuş.
Previously on October Swimmer:
Ocak, Şubat ve Mart: Tus çalışmakla geçen karanlık aylar, bir de daha da devam edilse çözülmesi ve düzeltilmesi güç bir hatayla süslenmiş. Depresyon had safhada. Bir kaç ay sonra ne olacağı, nereye gidileceği tamamen belirsiz. Hayatın yüzde 60'ı kütüphanede geçiyor. En büyük dert, her gün oturulan masanın boş olup olmadığı.
Yahu yazarken sıkıntı geldi yine...
Ha unutmadan bir de
TUS kampı vardı Mart'ta.
Nisan: TUS sınavı, sınav sonucunun belli olması, büyük bir rahatlama ve özgürleşme hissi. Alfa 147, Mecburi hizmet tercihleri, yavaş yavaş şekillenmeler...
Mayıs, Haziran, Temmuz: Diyarbakır'da Mecburi hizmet, özler et lokantası, künefeci levent usta ve dokunmatik sipariş aparatları, buket lahmacun, sanat sokağı ve beyaz kafe'de nargile, önce Yiğit'in sonra Cansu'nun ziyaretleri, Mardin ve Midyat gezisi, Arda, Nostalji, köklere dönüş, o yeşil apartman, her gün işe giderken yapılan 120 kilometre, Ergani, bereketli köyü, sağlık memurum Hacı Bey'in "Hucam, Ahmetli'ye gidelim, poliklinik yapalım, dünerimiz artsın" demesi, saf bir rahatlık hissi...
Ağustos, Eylül, Ekim: ihtisasa başlayış, mecburi hizmetteki her anlamıyla kebap olan ortamın yerini birden ayda 10 refakat nöbetli yoğunluğa bırakması, bir kaç ayda öğrenilen şeylerin haddi ve hesabının olmaması, uykusuz geceler, burun kanamaları, kulak ağrıları, yeni bir ortam, yeni bir ev, yeni bir hayat...
Kasım: Acil rotasyonu ve getirdiği ilginç uyku döngüsü, birden tüm hastaneyi ani bir şekilde tanımayı getiren çalışma şekli, domuz gribi, "Doktor bey, serumumuz bitti", "Hocam, bizim tahlil sonuçları çıkmadı mı?", "Hocam daha çok kalır mıyız burada" ifadeleri, soruları. Akineton yaptırmaya gelen madde bağımlıları, En güzel gününün son gün olduğu bir rotasyon
Aralık: Kliniğe geri dönüş, nöbet sayısının tekli rakamlara düşmesi, iş yükünün azalması, yaşadığını hisseden bünye, eli neşter tutan October, ilk hastasını kaybeden Swimmer. Artık boş vakitlerde bir şeylerle uğraşmaya yeniden başlama ihtiyacı...
...derken bitmiş 1 yıl. Dediğim gibi unutulmayacak bir yıldı. Unutulmaz zaten.
Gelelim 2010'dan beklediklerime:
**All I want for christmas is you diyerek daha listenin başından ne kadar da ciddiyetsiz olduğumu gösteriyorum
**Nisan Tusundan bir çömez asistan
**Gitara devam edip eksik olduğum teknik yönüne mi eğilirim, yoksa piyano dersine mi başlarım bilmiyorum ama artık müzik konusunda bir şeyler yapmak istiyorum. Kayıt falan da yapmak istiyorum tekrar, ne kadar dandik de olsalar seviyorum kayıtlarımı:)
**Sağlık istiyorum yahu, evet poliklinik ve ameliyat sayımızın biraz da olsa düşmesini sağlayacak kadar sağlık serpiştirilsin insanların üstüne. Ya da kansere çare bulunsun artık da kendimizi kasap gibi hissetmeyelim istiyorum.
**Yiğit TUS'u kazansın, benim hastanemi kazansın istiyorum
**Başka da bir şey istemiyorum, nasıl da ufak şeylerle mutluluk potansiyeli olan bi insanmışım, bilememişim. Gerçi kansere çare bulunmasını istemişim yukarıda ama olsun.
Beni izleyen, bu blogu ziyaret eden ve bunları okuyanların da istedikleri gerçekleşsin istiyorum da çok dandik bir temenni oldu, o kadar istek nasıl gerçekleşecek:)