8 Eylül 2008 Pazartesi

The Gunslinger

http://lifeofando.files.wordpress.com/2008/01/yuma.jpg
Hazır western olayına girmişken,uzun süredir izlemek istediğim 3:10 to yuma gözüme çarptı, arşivi karıştırırken. Vasatın üzerinde,iyi vakit geçirilen bir film. Russel Crowe, son yıllarda oynamadığı kadar güzel oynamış,hatta her durumda favorim olan Christian Bale'i gölgede bırakmış,iyi de yapmış...

Gelelim bu western'de beni heyecanlandıran şeyleri paylaşmaya. The Dark Tower!!!... Arada elbette bir bağlantı yok. Ama şu elementler bendeki,zamanında karşı çıktığım,Kara Kule filminin çekilmesi isteğini kamçıladı:
http://www.filmjackets.com/FEATURES/IMAGES/310ToYuma-BF-big.jpg
1-Ben Foster. O duruş,silahlarla olan rahatlığı,ifadesiz suratı,acımasızlığı,o uçuk mavi gözler... Mükemmel bir anti-kahraman performansı. Bayanlar baylar, İşte Silahşörümüz,Roland'ımız budur!
2- Wade ve adamlarının Bigsby'e ilk varışlarında bardaki kadın ve wade arasındaki diyalog,ilişki ve Serinin ilk kitabında,Roland,Tull'a vardığında girdiği bardaki kadın,Alice ile konuşmaları ve sonrasında ilişkilerini "ilerletmeleri" arasındaki benzerlik.
3-Filmin sonunda ödül uğruna çıldıran kasabanın Dan Evans'a kurşun yağdırırken,onun tek başına hepsiyle çatışması,aynen Roland'ın,yine Tull'dan çıkarken çılgına dönmüş kasabayla çatışması ve yaprığı katliamı hatırlatıyor.
http://www.stephenking.com/DarkTower/images/book_covers/the_gunslinger/the_gunslinger.jpg
İşte böyle efendim. Kara Kule serisini okuyanlar,filmi izlemişlerse belki bunları okuyup tebessüm edecekler,ya da "yuh" çekecekler. Ama sanırım artık Kara Kule serisini beyazperde'de görmek istiyorum.
Muhtemelen çoğu uyarlama gibi tatmin etmeyecek. Ama bu seri,okundu,sevildi ve bitti,ve filminin çekilmemesinin,bakir kalmasının kimseye bir yararı yok. Onun yerine-rezil dahi etseler- karakterlerin ete kemiğe bürünmüş halini görmek,Roland'ın Tull'daki katliamını izlemek,onunla kulenin merdivenlerini teker teker çıkmak fazlasıyla çekici geliyor.
Teşekkürler derim.

5 yorum:

alt + 168 dedi ki...

kenka güzel yazmışın. ben filmden çıktığımda aklımda kalan yegane şey charlie prince performansı ve muhteşem deri montu idi.. koyduğun bu resmi anneme gösterip bu monttan alsana bana dediğim hatırlarım. hatta kanıt olsun diye link vereyim senin güzel hatrına...

http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=11373977

October Swimmer dedi ki...

hislerime tercüman olmuşsun entarinde,ceket cidden güzeldi. şöyle sakalı salıp o kılığa bürünesi geliyor insanın

alt + 168 dedi ki...

olm senden güzel charlie prince olur hea sakalla felan aslında... ama mont apayrı bişi...

Mugene dedi ki...

benim roland adayım sizin aksinize hugh jackman'dır. ayrıca king film haklarını lost'tan tanıdığımız jj abrahams kişisine satmış. umarım ellerine yüzlerine bulaştırmazlar.

October Swimmer dedi ki...

Aslında Hugh jackman çok değişik geliyor,orta çağ savaşçısı olur,vampir avcısı olur volverine olur ama Roland'a yakıştıramadım nedense. zaten benim Ben foster da çok toy duruyor. Ahh clint eastwood 10 yıl genç olsaydı

evet hatta 19 dolara temsili bir fiyata sattığı haberleri var. proje tv'de miniseri olarak da düşünülüyormuş. Lütfen düşünülmesin:(